- 8.09.2022 15:11
Literutür’e ‘’Kity Genovese’’ sendromu olarak geçmiş bir konu üzerine bir şeyler yazmaya çalışacağım. İlerledikçe örneklendirebileceğimiz bir sürü benzer durumlar olabileceğini eminim sizde düşüneceksiniz ki orijinal halinin ne olduğunu google üzerinden ufak çaplı bir aramayla tam fikir sahibi olabilirsiniz. Ben kendi çapımda sentezlediğimde kişinin veya kişilerin korku olmak üzere ki ben kabul edilebilir bulmuyorum bir sürü yan faktörden dolayı sessiz kalma, kaçma, aman bana ne ya gbi vurdumduymazlık halidir diye yorumluyorum. Bilimsel olarak ‘’Toplumsal duyarsızlık’’ olarak tanımlanmış bir hal olarak karşılaşıyoruz.
Nedense o ilk hamleyi yapmakta çok duyarsız davranıyor, seyirci moduna bürünüyoruz maalesef. Bu durumu farklı alanlar içinde olduğunu düşünürsek bazen o geç kalmışlık can ve mal kaybına varabilecek telafisi zor durumlara dönüşebiliyor. İrademiz adeta robotlaşmış robotlaştırılmış yöne doğru bir meyletme yolunda maalesef. Tepkisiz bir toplum olduğumuzu üzülerek görüyorum. Zira insan her zaman fiili hamlelerle değil, konuşarak düşünerek itiraz ederek haykırarak da duyarlılığını ifade edebilir. Etmelidir. Belki halk arasında ispiyoncu olarak adlandırılsa da şikayet etmek de bir duyarlılıktır. Maalesef kabullenemediğim sebebepler den dolayı insanların duyarsızlığı beni ziyadesiyle üzmektedir. Bana göre birçok alan olarak nitelendirebileceğim olayların vukuunda duyarlı olmak insan olmanın gereğidir.Bu tür zamanlar da olmamız gerektiği gibi olursak kaybedeceğimiz hiçbirşey olmayacağı gibi kazanımları tartışmaya bile gerek duymuyorum. Belki kimileri için biraz zaman kaybı olabilir ama yinede değer düşüncesindeyim. Ve bu durumlara ahlaki, edebi, insani manada onlarca örnek vermek mümkün. Nasılsa biri yapar zihniyetinden sıyrılmamız gerektiğini düşünüyorum.
Aklıma geldiği haliyle basit bir örnek vereyim. Seyehat halindesiniz önünüzdeki aracın lastiği patlıyor ve takla atarak duruyor. Siz bu duruma canlı şahitsiniz. Bilinen gerekli trafik önlem ve tedbirlerini alarak durup yardım etmek, veya yardım çağırmak doğal olan değimlidir? Oysa sizlerde şahit olmuş olabilirsiniz ‘’ nasılsa biri’’ tavrı takınmakmı doğrudur? Zira o araçta bir bebek olabilir. İçindekilerden biri ufak bir müdahaleyle sıkıştığı yerden çıkabilir.vs.vs.
‘’Yerdeki çöpleri toplamak zorunda değiliz belki ama yere çöp atmak gibi bir lükse de sahip değiliz’’ sözünü ilgi tutarak çevreyi kirleten birilerini uygun bir dil ve söylemle ikaz etmek bir duyarlılıktır.
Özellikle son zamanlarda önümüze çıkan kadına şiddet, taciz vb. durumlar başlı başına vahim bir durumki ‘’ aman ben bulaşmıyayım’’ deme lüksüne sahip değiliz. Çünkü üstte de değinmeye çalıştığım susmamamız gereken yerde susmamız kaynaklı bu durumlarda maalesef artışlar olduğu kayıtlara geçmiştir ve gözlemliyoruz.
Daha önceki yazılarımdan hatırlayanlarınız olabilir. Hani bir atasözümüz vardı ‘’ Başkalarının yanında verilen öğüt, öğütlükten çıkıp azarlanma gibi algılanabilir’’ söylemini ölçü alarak uygun tavır, ses tonu, söz tonu ile müdahale etmemiz gereken yerde müdahalemizi yapmalıyız düşüncesindeyim.
Yorum Yap